Leyla İle Mecnun Tedaviye Mi Muhtaçtı?


"Leyla ile Mecnun bu devirde yaşamış olsaydılar onları tedavi edebilirdik"

Bu söz, insan psikolojisi ile ilgilenen bir profesöre, Nevzat Tarhan'a ait. Haberi okuduğumda ne tepki vereceğimi bilemedim. Aslında Nevzat Bey'in maksadının hastalıklı sevgilerin tedavi edilmesi gerektiğini vurgulamak olduğunu tahmin ediyorum ve anlamaya çalışıyorum. Başlık magazinsel olunca daha çok okuyucu toplayacaktır elbette bunu da anlıyorum fakat ben yine de yanlış örnek üzerinde durulduğunu düşünüyorum. Çünkü neresinden bakarsam bakayım Mecnun'un aşkını bir hastalık olarak görmüyorum, göremiyorum.

Erich Fromm "Sevme Sanatı" isimli eserinde sevmenin bir sanat olduğunu çok güzel anlatmış. "Ölümüne Sevme" nin sakıncalarından "ya benimsin ya kara toprağın" mantığının sevgi olmadığından dem vurmuş. Tedavi edilmesi gereken sevginin -tıpkı sözlük anlamında olduğu gibi kişiyi sarıp sarmalayan boğacak dereceye getiren bir sarmaşık misali- "aşk" olduğunu söylemiştir. İnsana zarar veren bu tür sevgilerin tedavisi şarttır elbette. Peki Mecnun'un aşkı böyle  midir?

Mecnun, Leyla'ya zarar vermiş midir? "Benim olacaksın, başkasının değil" demiş midir? Zor kullanmış mıdır? Taciz etmiş midir? Peki ya kendine..? İntihara teşebbüs etmiş midir mesela ya da alkol masalarına düşmüş müdür? Hayır elbette.

Sessiz sedasız sevmiştir. Sevginin en güzel halini yaşamıştır. Çok az kimseye nasip olacak bir duygu ile kemale ermiş, hakikati bulmuştur.

Tedaviye muhtaç olan biziz. Biz, Sevemeyenleriz. Hayatında kalbi hiç Mecnun gibi atmamış bizler, ne Leyla'yı ne de Mevla'yı bulmayı başarabildik. Mecnun gibi çöldeyiz. Bir yudum sevgiye susuz, bir lokma aşk için uykusuz gündüz gece gitmekteyiz. Tedavi edecek birini arıyorsanız biz buradayız. Bırakın sevenleri, sevebilenleri, sevemeyenlerin peşine düşün. Çok geç olmadan onlara ulaşın. Bulaşacaksanız bize bulaşın.

Yorumlar

Popüler Yayınlar