Sabah Namazının Vakti Mi Değişti?


Sabah namazının vakti mi değişti?
Bir çok zaman kendimizi dine uydurmak yerine dini kendimize uydurmayı tercih ettiğimiz doğrudur. Yıllardır Cuma namazının kılınış saatini memurların öğle arası molasına denk getirdiğimizi inkar edemeyiz elbette. Başörtüsü yasaklarının zirve yaptığı dönemlerde bulduğumuz alternatif çözümleri de henüz unutmadık. Geçmişte buna benzer bir çok yanlışa imza attık ve hala atmaktayız. Önemli olan biziz ve bize uymalı dinimiz. Şimdi de yaz saatine göre sabah namazı ezan saatini değiştirmişiz. Şaşırdık mı? Hayır.

Esasında yapılan bu uygulama büyük bir hatanın geç kalınmış telafisidir. Yanlış değil aksine yanlışlardan dönülme emaresidir. Sorun ise "biz hata yaptık" demek yerine minareye kılıf uydurma çabasıdır. Neymiş efendim, yaz saati uygulaması sebebiyle sabah ezanı geçe kalıyormuş, bunu erkene almak gerekiyormuş.. İyi de arkadaş, kültürüyle harmanlanmış bir dini anlayışa ömrünü vakfetmiş dedem demez mi  "daha dün yarım saat sonra kıldığımız namazı şimdi neden yarım saat önce kıldık, namaz dediğinin vakti belli değil midir?"

Vakit, İslam dininin ritüellerinde olmazsa olmaz bir ögedir. Namaz ibadetinin farzlarından biri de vakittir. Vaktinden ne bir saniye önce ne de bir saniye sonra kılınan namaz eda edilmiş değildir.  Hal böyle iken Cuma namazı ezanı gibi sabah namazı ezanı da onlarca yıldır olmadık bir uygulamaya maruz bırakılmıştır. Niyet kötü değildir fakat yanlıştır. Cuma ezanı okunmadığı halde öğle namazını, sabah ezanı okunmadan önce de sabah namazını kıldığım için annemden yıllarca azar yemiş biriyim. "Ezan okunmadan namaz kılıyorsun, oluyor mu o namaz?" sözlerine maruz kalmadığım bir zaman olmamıştır. Nihayet dün anneme müjdeyi verdim. "Anne" dedim. "Artık ezanlar benim namaz kıldığım zaman okunacakmış." "Neden" diye sordu. "Müezzinler hep senin için ezan okumaktan sıkılmış, ezanlarını biraz da benim için okuyacaklarmış" diye cevap verdim. Ve bu sabah yine her zamanki saatte namazımı kılmak için uyandım. İlk kez ezanlar benim için okundu. Annem heyecanla yanıma geldi. "Doğru söylüyormuşsun" dedi. "Hoca ezanı sana göre okuyor" :)))

İşin aslı, Diyanet İşleri yıllardır sabah ezanını vakit girdikten yaklaşık yirmi dakika sonra okuyor, kırk dakika sonra da namazı kıldırıyordu. Bu zaman dilimi İslam alimlerine göre "sabah namazının kılınacağı en makbul zaman dilimiydi" Bu anlamda namazın kılınma saati doğru olsa da ezanın okunma saati, Ramazan dışında oruç tutan insanlar için çok tehlikeliydi. Durumun böyle olduğunu bilmeyen bir çok insan imsak vaktine kadar değil de ezan vaktine kadar yemek yeyip içiyor sonra oruca niyet ediyordu. Resmen büyük bir vebal söz konusuydu. Ramazan ayında ezanlar imsakla beraber okunduğu için orada bir sıkıntı yoktu çok şükür. Bu ikili uygulamanın bitirilmesi için geç bile kalınmıştı. Benim takıldığım nokta sunulan gerekçenin gereksizliğidir. Ne yani yaz uygulamasından çıkarsak yine eski yanlışa geri mi dönülecektir? Cuma namazına gelince, orada da benzer bir sebeple ezan geç okunmaktadır. Cuma namazı kılmayıp öğle namazı kılacak bir çok bilgisiz insan bu nedenle mağdur edilmektedir. 

Ne diyelim darısı cumanın başına. Selametle :))

Yorumlar

  1. imsak ve namaz vakti hususunda ben de bir ara epey karıştırdım işi:) bir de ramazan da her telden çalan hocalar ekranları kaplayınca kendimce çözüm üretmiştim:) ezan okunsun ,20-25 dakika bekle,ondan sonra diye:) ne güneşe yakın kısma bırak ne de imsak peşinden hemen saf tut.Bilgisizlik sahiden tehlike arz ediyor.Çok şükür ki oruç ile imsak vakti arasında kesin ve nettim.



    YanıtlaSil
  2. gerçekten en doğrusunu yapmışsınız.

    YanıtlaSil
  3. akşam ile ikindinin erken okunduğunu neye dayanarak söylüyorsun merak ettim?

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Popüler Yayınlar