Ne Yazayım Bilmiyorum.

Bu yazıyı evimin balkonundan yazıyorum. Evim diyorsam kirasını ödediğim müddetçe benim olan küçük tatlı bir evden bahsediyorum. Umarım bir gün sahibi olduğum o evin bahçesinden yazmak da nasip olur. Buna da şükür deyip devam edeyim..

Kulağımda kulaklık, meraklı türküler dinliyorum. Meraklı yani insanı üzen, düşündüren, dertlere gark eden, hani şu mis kokulu uzun yol türküleri gibi.. Hava en bir sevdiğimden. Ilıman. Yeşillik olsun diye saksılarımı camın önüne koydum. 

Saatler geçmiyorken ömrün böylesine çabuk bitiyor olmasını anlamak güç. İçimde cevapsız onlarca soru, beynim at meydanı. Dünya vazgeçmesi zor, devam etmesi ondan da zor bir sınav gibi. Duygular ebruli. Ne yolum kaldı ne bir yoldaşım vardı. Varmak için nefes, kalmak için heves yok. 

Yazmıyorum evet, sizi de bu girdaba çekmemek için. Eğlenceli yazılarımı özledim. Sevinç kokan sözlerim epeydir uğramaz oldular. Kapımı çalan çok da, yatıya kalan aramakla bulunmuyor..

Yazmıyorum evet. Ne yazayım bilmiyorum. Yazılacak gibi değil. İsyan cümlelerini yakıştıramıyorum kendime. Onca şükürlük şeye rağmen nasıl isyan edebilirim ki, ne haddime!!

Vardır bir bildiği değil mi? Vardır elbet bir bildiği..

Yorumlar

  1. Vardır elbet bir bildiği, gökten düşenin bir nöbetçisi olduğu gibi, göğe yükselenin de bir Bileni olduğu gibi, kundakta ağlayanın ağlamasını bildiği, sevinç çığlıkları atan bir kulun çığlığını; gece zifiri karanlıkta gözlerinden süzülen yaşları duyduğu gibi.. sabretmek güzeldir hali şikayet etmemek güzeldir, yoksa hiç güzel olurmuydu güneşin altında pişen, olgunlaşan en çok güneşi alan bir kirazın renginin kırmızılığı ;)
    (sizi arada bir takip eden yazılarınızı okuyup kendini bulan bir isimsiz misafinizden selamlarla efendim...)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Aleyküm selam, ne güzel yazmışsınız. Çok mutlu oldum mesajınıza. Her zaman beklerim, hem sizi hem yorumlarınızı.. Selametle kalınız..

      Sil

Yorum Gönder

Popüler Yayınlar