Türkiye'de İhtiyaç Duyulan Din Eğitimi

Bugün alanımla ilgili bir konuyu ele almak istiyorum. Zira bu konu hakkında insanların kafası oldukça karışık. Ve etli ile sütlü çorba olmuş durumda.

Mesele: Türkiye'deki din öğretimi ve dini kurumlar.

1. Mevzu:
Türkiye'de din öğretimin yapıldığı yerler;
Camiler
Kuran Kursları
İmam Hatipler
Okullar
İlahiyat Fakülteleri
Cemaat ve Tarikatler

1.Camiler

İslam dininin ilk dönemlerinde camiler yalnızca din ile ilişkili kurumlar değildi. Camiler İslam toplumunun yaşam merkeziydi. Bugünün AVM leri gibi. Her şeyin bir arada yapıldığı bir sosyalleşme merkeziydi. Cami sadece namaz kılınan yer değildi. Bir nikah salonu bir mahkeme bir meclis yahut otel gibi işlevler görebiliyordu. Peygamber her daim camideydi ve bütün meseleler camide çözülüyordu. Bütün toplantılar camide yapılıyordu vs. Günümüz Türkiyesinde çoğu zaman 65 yaş üstüne Cuma günleri ve bayram günlerinde umuma hitap eden az bir grubun ise cenazeden cenazeye uğradığı yerler oldu. Yazları bir eğitim kurumu olarak da görev yaptığı oluyor elbette. En azından Arap alfabesini öğrenip bir kaç kısa dua ezberletilebiliyor.

2. Kuran Kursları

Temel dini bilgilerin öğretildiği yanında kuran okuma ve bir kaç sure ezberinin yaptırıldığı her müslümanın en azından bir sene mutlaka gitmesi gerektiğini düşündüğüm yerler. Fakat daha fazlasını isterseniz buralarda bulamazsınız. Sonraki senelerde yalnızca "hafız" yetiştiren kurumlar.

İmam Hatipler
Gerçek manada dini ilimler ve fenni ilimlerin bir arada okutulduğu gerçekten zeki ve ferasetli öğrencilerin gönderilmesi gereken kaliteli eğitim sunan kurumlar. Fakat ne yazık ki günümüz Türkiye'sinde o kadar yıpratıldı ki seviye yerlerde. Okutulan ilimleri öğrenebilecek öğrenci profili bulunamadığından boşa kürek çeken kurumlar.

3. Diğer Okullar

Seçmeli derslerle birlikte yetebilesi bir din eğitiminin verildiği, "hiç yoktan iyidir" denilebilecek kurumlar. En azından kültürel bilgi sahibi olunabiliyor ve belki biraz da bu konulara merak uyandırılıyor.

4 . İlahiyat Fakülteleri

Esasında amacı İslam dinini anlatmak ve dindar müslümanlar yetiştirmek olmayan ama nedense böyle olduğu düşünülen kurumlar. Üniversal bir sistemin ürünü olan ilahiyat fakültelerinin amacı kapsamlı bir "din algısı" oluşturmak. Yalnızca İslam dinini değil tüm dinleri hatta dinsiz düşünceleri tanıtmak anlatmak ve bir bakış açısı oluşturmak. Bu nedenle dinini öğrenmek isteyen insanların ilahiyat okuması anlamsız. İlahiyat fakültesi "din" meselesini anlamaya çalışan daha kapsamlı bir bilgi birikimine ulaşmak isteyenler için oluşturulmuş kurumlardır.
Bu nedenle ki eğitimcilerin illa Müslüman olması gerekmez. Her görüş ve düşüncede eğitimci burada ders verebilir. Her konuda bu kurumlarda açıkça tartışılabilir. İlahiyatlar Kuran kursu değildir, İmam Hatip hiç değildir.

5. Tarikat ve Cemaatler

Din eğitimini daha çok kendi oluşturdukları ritüeller ve öğretiler üzerine kuran ve buna göre öğrencilerini şekillendiren kurumlardır. Buralarda dinden öte bir din vardır. İçerisinde bulunulan gruba göre giyim tarzı, ibadet şekli ve inanışları da barındırır. Sorgulamaya kapalı kabule dayalı kurumlardır.

2. Mevzu:
Türkiye'de gerçek anlamda sağlıklı bir din eğitimi verilebiliyor mu?

Bu kadar çeşitliliğe rağmen ne yazık ki hayır. Çünkü yukarıda da bahsettiğim gibi her bir kurum kendi içerisinde çokça handikap barındırıyor. Sorunlar ya kurumdan yahut kurumu yanlış anlamlandırmaktan kaynaklanıyor. Hepsinden öte içlerindeki en sağlam kurumun imam hatipler olduğunu düşünmekle beraber orada da bu eğitime layık olacak öğrenci bulunmuyor. Hasılı Türkiye'de bu şartlarda ve böyle bir yapılanmada  sağlam bir din eğitimi verilmiyor, verilemiyor. 

3. Mevzu: Çözüm ne olmalı peki?

Yukarıdaki kurumların farklı işlevlerini bir arada yürütebilen, ihtiyaca cevap verebilecek bir çok seçeneği içerisinde barındıran ve tamamen devletin desteğinde ve denetimde olan çok boyutlu yeni bir yapılanma oluşturulmalı. Hayat boyu öğrenme ilkesi kapsamında beşikten mezara bir eğitimi kapsayan, profili iyi tanıyıp ona göre hareket eden, en önemlisi gönüllülüğün esas alındığı bir kurum oluşturulmalı. Bu kurumlarda eğitim alan insanların dünyevî hiç bir menfaati olmamalı. Yani kurumdan çıkan insan diploma almamalı. Eğitimi tamamlayan insana bir ünvan verilmemeli. Halisane duygularla eğitim almak isteyen insanlar bu kurumlara başvurmalı ve gerekli yardımı ve desteği almalı. 

Çok boyutlu meselesini biraz daha açmak istiyorum. Örneğin küçük yaştaki çocuklar için temel din eğitimi verilebilir. Gençler için hayatın amacı ve ahlak eğitimi üzerinde durulabilir. Dünya hayatında aktif olup kapitalist düzenin depresyona sürüklediği insanlar için tasavvufi bir eğitim süreci uygulanabilir. Yaşlı insanlar için manevi destek sohbetleri yapılabilir. Hasılı herkesi her şekilde kuşatan bir din kurumu oluşturulabilir.

Vesselam..

Yorumlar

Popüler Yayınlar