Okumanın Farklı Halleri
Nihayet memlekete bahar geldi. Manzara eşliğinde çayımı yudumlarken bu satırları yazmak mutluluk verici. Psikolojim üzerinde hava durumu kadar etkili olan başka bir şey yok sanırım. Bugün gök mavi, yer yeşil, rüzgar dahi evine çekilmiş. Dünyadan baya uzak bir yerde terasımda yalnızım.
Haftasonu bir yurtdışı kaçamağı yaptım. Ve paramızın değersizliğini iliklerime kadar tattım. An itibariyle böyle bir manzara eşliğinde içilen çayın maddi anlamda da ne kadar değerli olduğunun çok farkındayım :)
Gittiğim ülkenin resmi dini hırısityanlık olunca en çok zorlandığım konular musluğu olmayan tuvaletler ve içine ne konulduğu bilinmeyen yemekler oldu.
Zorlanma sebebim helal ya da haramlık meselesi değildi elbette. İslam dininden bağımsız olarak temizliğin önemli bir olgu olduğu kanaatindeyim. Gerçi malum yerleri dışında her yeri pırıl pırıl kullanıyorlar o ayrı. Hangi ülkeye gitsem dönüşte umuma açık mekanları neden bu kadar pis kullandığımız konusunda kendi adıma ve milletimiz adına büyük bir üzüntü duyuyorum .
Antalya'da 15 yıl yaşamış bir kadınla karşılaştık. Umuma açık tuvalet işletiyor. Taharet musluğu mevcut tek tuvalet bu tuvaletti. Kadın, Türkiye'den aldığı medeniyeti memleketine taşımış ve fakat üstüne koyarak. Çünkü hayatımda gördüğüm en temiz tuvalet de burasıydı.
Ve yine bir Türk hanımefendi ile karşılaştık. Kafe işletiyor. Bir şekilde yolu oraya düşmüş. Bizim Türk olduğumuzu görünce fazlasıyla ilgi alaka gösterdi. Hür ve ayakları üstünde durabilen kadınları ayrıca çok sevdiğini ifade ederek bizi taltif etti.
Bu iki kadın yaptığım yolculuğun simge isimleri oldu. Gezmek görmek kitap okumak gibi benim için. Bir hikayenin içinde olmak. Ve ben hikayedeki mekanları, havayı hatta hikayenin kendisini ne kadar önemsersem önemseyeyim en çok dikkate şayan bulduğum hikayedeki insanlardır. Yüzlerce kilometre yol gitmemin sebebi de "başkası" ile tanışıyor olmaktır esasında. Bu hikayede de "başkaları" ile tanışıyor olma fırsatı bulmuş olmak kendimi şanslı hissettiriyor.
Elbette bize mahsus kızdığı çok belli olan alttan alta gülümseyen yabancı polisi, sokakta şarkı söyleyip dans eden Hindistan'lı grubu, yolculuk esnasında tanıştığım tatlı öğretmen arkadaşları. Yol sorduğumda tıpkı bir Türk gibi eliyle uzakları gösterip goo goo diyen çocukları ve daha fazlasını da unutmamayı umuyorum.
Selametle Kalınız.
Yorumlar
Yorum Gönder